18 Eylül 2010 Cumartesi

Ah şu teröre çanak tutanlar olmasa…

     Türkiye son 30 yıldır binlerce vatan evladını teröre kurban verdi. Bu süreçte milyarlarca lira harcandı.
     Ülke küresel krizin ardından hızlı bir büyüme sürecine girerken, her ilerleme döneminde olduğu gibi bunun önüne terör sarmalıyla geçilmek isteniyor. Devlet içerisindeki derin yapılanmalar olmasa, terör devlet içinden destek almasa nasıl ayakta kalabilir. Birilerinin bundan bir çıkarı olduğu muhakkak. Terörle mücadelede geçen bunca yıldan sonra bir acı gerçeği anlamamız gerekiyor. Devlet içindeki kirli yapılar ayıklanmadıkça Türkiye’de terörün önüne geçmek imkansız.
     Bir diğer önemli mesele de şehit cenazelerinden ve terör saldırılarından medet uman siyasiler. Her terör saldırısında kendisine ekmek bulmuş gibi anında siyasi söylemlerle meydanlara atılanlar çözüm adına da keşke bu kadar istekli olsalar. Tabanlarını kaybetme korkusu ve koltuk sevdası bu çabalarının önüne geçiyor anlaşılan. Onların da samimi olduklarına inanmak istiyorum ancak bu konuda tereddütlerim var.
     Birilerinin sessiz sedasız çözüme yönelik çalışması gerektiğini anlamalıyız. Gürültülü çözüm arayışları da her zaman karşı tepki uyandırıyor. Gerçekleri görmek istemeyen insanlar, hayal dünyalarından uyandırılmak istendiğinde çığlıkları kopartıyorlar. Demokrasi, gerçek ve hayal hangisi, iyi anlamalı…
     Zannediyorum ne zaman paşa çocukları terör bölgelerinde ‘gerçek’ askerlik yapmaya başlarsa ancak o zaman terörün bitmesine yönelik samimi adımlar atılmaya başlanmış demektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder