18 Eylül 2010 Cumartesi

Kaçış Ve Arayışlar

İyi kötü, güzel çirkin her haliyle bir dönemi daha geride bırakıyoruz. Gelecek dönemin bir öncekinden daha iyi olacağına dair umutlarımızı yitirmesek de bu yeni dönemin birçok açıdan kaderdenk bir noktada olduğunu görmek gerekiyor. Böyle büyük değişimlerin yaşanacağı bir döneme de çok büyük hayallerle girmek elbette beklenemez. Ancak yaşananlara bakarak daha sonrası için bu yılın bir dönüşüm yılı olacağını ümit ediyorum. Elbette çiçekleri görmek için baharı beklemek gerekir. Bu nedenle de ülke adına yaşanan sıkıntıların önümüzdeki yıllar için yerini büyük bir ferahlığa bırakacağı ümidimizi yitirmeyelim. Ülkede yaşananları gerekenden fazla önemseyerek kültür sanatı daha doğrusu bu ülkenin geleceğini ihmal etmeyelim.  Çünkü ilerde bir gün tüm yaşananlar unutulacak ve bu ülke gerçek zenginliği olan kültür sanat ve medeniyet birikimiyle ayakta kalacak.

İnsan ister istemez bu sıkıntılı dönemlerin bir an önce geçmesini ümit ediyor. Yaşananların üzerimizde bıraktığı derin izler var. Bu yaraların iyileşmesi zaman alacağa benziyor.
Son yıllarda kültür ve sanata verilen önemin arttığına inanıyorum. Hem devlet olarak hem de belediyeler ve sosyal kuruluşlar olarak birçok girişimle karşılaşıyoruz. Tüm bunlar gelecek adına bizleri daha da ümitlendirse de yapılan yatırımların daha dikkatli olması gerektiği gerçeğini gizlemiyor. Belediyeler çoğunluğu reklam amaçlı da olsa sanata ve edebiyata yatırım yapıyorlar. Bu yatırımların iyi değerlendirilmesi halinde yeni dönemde büyük kırılmaların yaşanacağını düşünüyorum. Henüz birçok alanda yarım kalmış reformların bu dönem içerisinde tamamlanacağı beklentisi içerisindeyim.
Yeni dönemin siyasal ve politik alanlarda yaşanan sıkıntılar anlamında geçmiş dönemlerden daha geri kalacağını düşünmüyorum açıkçası. Bu nedenle ülkede bir şeylerin iyileşmesini bekledikten sonra kültür sanata olan yatırımları artırmayı düşünmek büyük bir ihmal olur kanaatindeyim.
Bu dönemde İstanbul Kültür Başkenti projesinin büyük bir fırsat olduğunu düşünüyor ve bunun yerinde kullanılacağını arzu ediyorum. Ayrıca bu arzuma diğer kültürel illerimizin de faaliyetlerini artırmasını eklemek istiyorum. Son zamanlar başlatılan uluslararası ekonomik toplantıların benzerlerinin kültür sanat alanında da artırılması yeni dönem adına beklentilerimiz arasında. Taşra edebiyatının kendini toparlaması ve yeniden canlanması da en büyük temennimiz. Çünkü son zamanlar popüler kültürün de etkisiyle ne yazık ki taşradan yeterince kaliteli eserler göremiyoruz. Yeni ve kaliteli dergiler bekliyoruz.
Yeni dönemin tüm çile ve sıkıntılarıyla birlikte bu güzellikleri de beraberinde getirmeye gücü yeter mi bilmiyorum ama en azından şimdilik içimdeki umudu yitirmek istemiyorum. Kim bilir, her kaçış bir arayıştır aslında. Bir umut…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder